1994 yılında, o günlerdeki tabirle bilgisayarcı olarak siyasi analiz işlerine bulaşıp, kısa süre sonra siyasi analiz yapmaya başladıktan sonra, “kaç kişi filanca partiye oy verir” sorusunu fazla anlamlı bulmayıp, “bu parti tercihini yapan zihin nasıl bir zihindir” diye sormaya başladım, kendi kendime. Kısa süre sonra bu yaklaşım bende, bir tür profesyonel körlük olarak yerleşti. Öğrencilerimin