Hem Anne Hem Profesyonel

Sadece yapılmasa kimsenin bir şey kaybetmeyeceği işleri yapıp durmakla kalmıyoruz, yapılmaması hiç de elzem olmayan tercihleri de yapıyor ve dayatıyoruz. Mevlana ve Hacı Bektaş bugün yaşasalardı, emin olun, “ya Hacı Bektaş veya Mevlana” dayatmasına maruz kalacaktı Muhammed ümmeti.

Belki onların yaşadığı vakit de öyleydi. Bilemem. İnsanlar ikisinden birini seçmek zorunda hissetmişlerdi belki kendilerini, ve belki başkalarına da “ya o veya bu” diye dayatmışlardı.

Amaa…

Eğer öyle idiyse, birisini tercih edenler onu, diğerini tercih edenler de ötekini yaşatacak, nesiller boyunca zenginleşmelerini sağlayacak kadar kalabalık ve nitelikli olmuş. Ve daha mühimi, bir tarihlerde toplumun hayal gücü, geçen gün anlattığım meseli üretmiş, “hem Hacı Bektaş hem de Mevlana” demiş. Yani tarihin bir döneminde, “ya o veya bu” dayatması gerilemiş.

***

Sahiden öyle mi olmuş?

Daha önce paylaştığım bir TED konuşmasında Ken Robinson, farkında olmadan istihdam ediliyor olan kabullere misal olarak kol saatini vermişti. Salonda bulunanların arasında 25 yaşından büyük olanların çoğunluğunun kol saati vardı ve 25 yaşından küçük olanların çoğunluğunun da yoktu. Bu misali verdikten sonra, kızına neden kol saatini takmadığını sorduğunu söylüyordu Robinson. Kızına, tek fonksiyonlu bir araç saçma görünüyordu.

Robinson’un misali, kendi anlatmak istediği şey için bence uygun değil —anlatmaya çalıştığı şeye katılıyorum da, misal oraya uymamış. Ama aynı misal çok mühim başka bir şey söylüyor. Eskiden, yani bizim yetiştiğimiz dönemlerde, “hem kol saati, hem telefon, hem fotoğraf makinesi” vardı. Kol saati vakti bildiriyor, telefon iletişim sağlıyor, fotoğraf makinesi de fotoğraf çekmeye yarıyordu. “Ya o, veya bu” denmiyordu. “Hem o, hem o, hem de öteki” lazımdı.

Şimdi, bu —ve daha bir yığın başka— fonksiyon bir tek cihazda toplandı. Siz de, doğru dürüst bir cep telefonu ile diğer yanda bir sürü cihazlar paketi arasında tercih yapmak durumunda kaldınız. “Ya cep telefonu veya diğerleri” hali yani. Cihazlara “ya şu fonksiyon veya bu fonksiyon” yükleme dayatması ortadan kalkınca, başka bir “ya o veya bu” problemi ortaya çıktı yani.

Zannımca, bu tercih problemi uzun ömürlü olmayacak. Sadece bizim neslimizin yaşlılığı boyunca hayata kalacak ve gelecek nesiller bizim, nostaljik biçimde, “ya, ne iyiydi, hem saatimiz, hem de fotoğraf makinemiz vardı, her birinin ne işe yaradığı belliydi” filan gibi zırvalıklar üretebildiğimizden haberdar bile olmayacaklar. Böyle zırvalıklara ihtimal bile vermeyecekler çünkü.

Net bir biçimde, tek fonksiyonlu cihazlar döneminden genel amaçlı (çok fonksiyonlu) araçlar dönemine geçiyoruz. Cihazlar “hem o, hem bu” çağına geçiyor yani. Ve bu işi planlayan kimse yok. Bu geçişte yaşananlardan başı dönen, baş dönmesinin tedavisi için de birilerinin bir şeyler yapmasını bekleyenler var.

Bir de…

Başımızı döndüren şeylerin, birilerinin zaten kapalı kapılar arkasında dehşetli tezgâhlar kuruyor olması yüzünden olup bittiğini düşünenler var. Bizim memlekette mebzul miktarda var öylesi. Onlara göre mesela, şu nevzuhur cep telefonlarının fotoğraf makineleri, siz selfie çekesiniz, paylaşasınız, böylelikle de dünyayı yönetenler sizin fotoğraflarınızı depolayıp hakkınızdaki bir yeni bilgiye daha sahip olsunlar diye geliştirildi. Filan.

***

Özetleyecek olursam,

(a)    Biz ya Türk, ya Müslüman veya işçi olmak zorunda değiliz. (Türk yerine Kürt, Rum, Ermeni ve saire, Müslüman yerine Hıristiyan, Yahudi, putperest, Budist, inançsız ve saire, işçi yerine patron, profesyonel ve saire koyarak aynı cümleyi istediğiniz gibi yazabilirsiniz.) Hepsi olabiliriz ve zaten hepsiyiz de… Şimdi cihazlar da öyle oluyor artık.

(b)   Kimliklerden bir kimlik seçmek zorunda kalmaktan çıkmamız herhangi bir öznenin kastıyla olmadı ve fakat dünyayı kavrayış tarzımız, dolayısıyla tutum ve tercihlerimiz üzerinde pek çok şeyden çok daha etkili oldu.

Hem anne hem de profesyonel olunabiliyor artık ve nihayet hem Cumhurbaşkanı ve hem de Başbakan bile olunabiliyor. Ama hem anne hem profesyonel olmak isteyenler hem Cumhurbaşkanı ve hem de Başbakan olunmasını, hem Cumhurbaşkanı ve hem de Başbakan olmak isteyen (ve onun neferleri) de hem anne hem de profesyonel olunmasını içlerine sindiremiyorlar.

Dediğim gibi, faz değişimi safhası bu. Bir yandan yüzeydeki su buharlaşıyor, bir yandan da havanın nemi yoğunlaşıyor. Geçecek, endişe etmeyin.

Politik•a•politik sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin