MHP
Bir an için hayal edin, referandum kararı çıkar çıkmaz MHP referandumu boykot etseydi, bugün memleketin hali nice olurdu? Yani BDP’nin yaptığını BDP yapmadan önce yapsaydı…
Bir ihtimal BDP boykota gidemeyecekti. Bir sebeple sandığa gitmeyen herkes MHP nüfusundan sayılacaktı. MHP, tabanının büyük bölümü için bağışlanamaz günahkâr olan CHP ile aynı safta görünmüş olmayacaktı. Hayır demeye ikna edilmesi o kadar kolay olmayan MHP seçmeni, boykot çağrısına daha kolay kani olacaktı. Kürtler boykot etmezlerse Evet demek zorunda kalacakları için, AKP ile BDP bariz bir biçimde yan yana görünecekler, AKP’yi köşeye sıkıştırmak daha kolay olacaktı. Ramazanı, bayramı fani meseleler için kurban etmemek gibi şıklıklar da cabası… Sandıktan çıkan oyların dağılımı ne olursa olsun, referandumun galibi, en azından galiplerinden biri MHP olacaktı.
BDP de boykota katılacak olursa bile, hiç değilse referandum bir AKP-CHP hesaplaşmasına indirgenmiş olacaktı. Referandumun, dolayısıyla da taraflarının itibarı ciddi ölçüde aşınacak, MHP siyasetin önemli aktörlerinin yanında bir figüran gibi görünmekten kurtulacaktı.
Hadi BDP’den önce davranıp, üçüncü seçenek MHP adına tescil edilemedi diyelim. Hemen sonra boykot çağrısı yapılsa bile, hiç değilse Kürtlerin elinden önemli bir koz alınmış olacaktı.
***
MHP referandumu boykot etseydi ortaya bir başka Türkiye, bir başka siyasi tablo çıkacaktı. Yukarıda özetlediğim bu tablo, benim için hoş bir tablo olmayacaktı. Ama MHP akıllıca davranmış olacak, karşılığını da alacaktı. Akıllıca davranmadılar. Bundan sonra da, “vay seçmenimizi Hayır demeye ikna edemedik” deyip telaş içinde başka abuk sabukluklar yapacak gibi görünüyorlar.
Sonra da derin fikirli birileri, MHP’nin kendi basiretsizlikleri yüzünden ortaya çıkan neticeyi, birilerinin AKP’nin siyasi hasımlarını birer birer ortadan kaldırdığı şeklinde yorumlayıp, âleme akıllar fikirler vermeyi sürdürecek.
***
Türkiye siyasetinde asıl büyük savaş, devletin hangi vasıflara sahip olması gerektiği ve rolünün ne olacağı meydanında veriliyor. Toplumun çok büyük bölümü, zenginliğin paylaşımından dış politikaya, Türk-Kürt geriliminden dinin toplumdaki rolüne kadar her şeyi, bu ana metnin birer paragrafı olarak okuyor.
Bu ana aksın iki ucu AKP ve CHP tarafından işgal edilmiş durumda. Bu aksta MHP’ye yer yok. Tabir caizse AKP ve CHP memleketi doğu-batı ekseninde geriyorlar, MHP ise kuzey-güney eksenindeki Türk-Kürt gerilimi sayesinde hayat hakkı buluyor. Varlık sebebini kuzey-güney eksenindeki gerilimden derleyen MHP doğu-batı eksenindeki bir gerilime maruz kalınca, MHP seçmeni yarıldı. Görüldüğü kadarıyla araziye uydular. “Evet”in ağır bastığı yerlerde Evet, “Hayır”ın ağır bastığı yerlerde de Hayır demiş gibi görünüyorlar.
MHP seçmeninin referandumda yaptığı tercih, referandumun tabii olarak iki seçenekli olmasından ve gerilim aksının MHP’yi dışlamasından kaynaklanıyor. Kalıcı bir kopuş olmadığı aşikâr. Bugün seçim olsa, 12 Eylül’de Evet demiş olan MHP seçmeni yine MHP’ye oy verir. Ama MHP adına konuşan birileri zırvalamayı sürdürürlerse, yarın seçim olduğunda ne yaparlar, bilinmez.
Cemalettin N. TAŞCI