Ömür
İnsanların ömrü uzuyor, sistemlerin, anlayışların ömrü kısalıyor.
Görünüşe göre her iki eğilim de sürecek. Nasıl bir dünyaya doğru yol alıyoruz? Kimler hayatta kalacak? İnsanlara hangi vasıfların kazandırılması gerekecek? Kurumların nasıl örgütlenmesi gerekecek?
***
Toffler Future Shock’ta, bu kelimelerle olmasa da, insan ömrü ile anlayışların ömrü arasındaki gerilimin bizi özel bir noktaya getirdiğine işaret ediyordu. Daha 1970 yılında… Aradan geçen kırk küsur yılda, Toffler’ın “biyolojik olarak hazır değiliz” imasında bulunduğu değişim, ivmelenerek hızlandı.Toffler, bir nevi tekilliğe (singularity) hızla yaklaştığımızı, adını böyle koymadan, iddia ediyordu. Kurzweil, The Singulartiy is Near’da, adını böyle koyduğu şeyi son derece yavan bir biçimde dile getirmişti.
***
1980’de üniversiteden Endüstri Mühendisi olarak mezun olduğumda, reklamcılık, bir sektör olarak belirmeye başlamıştı. Kendime yakıştırdığım, yapılmaya değer bulduğum nadir işlerden biriydi. Yaratıcılık sergilenebilecek bir alandı. İlaveten sektöre katkı yapabilirmişim gibi geliyordu. Lakin bir işçi çocuğuydum ve sektöre giriş kapılarının çok uzağındaydım. En azından bana öyle geliyordu ki, bana öyle geliyor olması da kâfiydi.
Sonra reklamcılık, tahmin ettiğim gibi, ivmelenerek yükseldi. “Vay, bunu akıl edemezdim” dediğim şeyler yapıldı. Sonra şimdiki vasata, kendi klişelerini tekrarlayıp durduğu, derinliksiz haline geriledi. Yarım ömür içinde, bir sektör doğdu ve öldü yani.
***
Hayatımı, uzun süre, bilgisayar konusundaki bilgi ve becerilerimle kazandım. O konudaki değişim hızından söz etmek bile fuzuli. 1975’te ilk defa tanıştığım bilgisayarların değişimine birkaç nesil uyum sağladığım halde, 2000’e gelmeden artık takatsiz kalmıştım. 25 yıl sürmedi antika haline gelmem.
Uzunca bir süredir, reklamcılık yapmak değil ama mesela bir reklam ajansının nasıl örgütlenmesi gerektiği konusunda kafa yoruyorum. Elbette sadece reklam ajansları için değil, herhangi bir kurumun değişimin hızına cevap verecek şekilde örgütlenmesi nasıl mümkün olabilir diye yani. Bu hususta istihdam ettiğim cephanelik bile, sadece yirmi yıl içinde, olağanüstü çeşitlendi, değişti.
***
Andy Wahrol, herkesin 15 dakikalığına meşhur olacağı bir dünya öngördüğünde hangi yıldaydık, hatırlamıyorum. Ama çok olmadı ve şimdiden büyük ölçüde haklı çıktı. Görünen o ki, herkesin birkaç günlüğüne sosyoekonomik katkı yapıp bir ömür onunla geçireceği bir döneme doğru yol alıyoruz. Yakışır… Da, kurumlar ne olacak, nasıl olacak, onu hiç tahmin edemiyorum.