Şempanzenin Biri…
Mendes, Hanus ve Call, orangutanların, derin bir kabın dibindeki fıstığı alabilmek için suyu bir araç olarak kullanmayı akıl edebildiklerini göstermişler (makale için http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC2391177/, sayfanın sonuna doğru, deneyin videosuna bir köprü de var, ilginizi çekebilir). Deney, kabaca şöyle bir şey: Dar ve derin bir beherin dibinde bir fıstık var. Etrafta da araç olarak kullanılabilecek sadece bir miktar su var. Orangutanlar suyu ağızlarına alıp beherin içine tükürüyorlar. Birkaç ağız dolusu su taşındığında, fıstık alınabilecek kadar yükselmiş oluyor.
Yani Ezop’un kargası o kadar da masal değilmiş.
Mendes ve arkadaşları, benzer bir deneyi goriller ve şempanzeler ile de yapmışlar ve pek de başarılı neticeler almamışlar. Ama Daniel Bor (The Ravenous Brain) Mendes ve arkadaşlarının deneyine gönderme yaptıktan sonra, kaynak göstermeden, şempanzenin birinin farklı bir strateji geliştirdiğini söylüyor. Fıstığa erişmek için beklemeyi göze alamayan bir şempanze, kabın içine işiyor.
Zekâ mı? Zekâ. Tam da yıllardır memleket sahnesinde sergilenip durmasına alışkanlık kazandığımız türden bir zekâ.
***
Eh, kabın içine işeyen şempanzeyi deneyi planlayanlara şikâyet edip durmak da bir tarz. Ama fıstığa erişmek için daha sıhhi, daha medeni, daha içe sinecek metodlar geliştirmedikten sonra, bir manası olduğunu düşünmüyorum.