Etiket: Bilim

İnsan Kaynaklı Küresel Isınma ve Bilimsel Mutabakat

Nişanyan yine üşenmemiş, ince işçilik yapmış. İnsan kaynaklı küresel ısınmaya “inanan” bilim insanlarının oranının % 97 olduğu hususundaki yaygın bombardımanın kaynağını araştırıp bulmuş. Yazısını şöyle bağlamış: “Mesele şu: Milyonlarca okumuş yazmış insanın kıytırık bir makaledeki bariz şarlatanlığı algılamaktan aciz olduğu bir dünyada, uydurma olduğu apaçık olan bir bilginin 625 bin defa tekrarlanarak tartışılmaz veri haline

Aşı, İklim, Bilim ve Piyasa

Ayşe Çavdar doğurgan olabilecek bir mevzu açmış. Dünkü videonun altına da harika eleştiriler gelmiş. Hepsini harmanlayabileceğimiz bir düğüm noktası var gibi görünüyor bana. Diğer her mevzua tatbik edebiliriz —ve bir bölümüne tatbik etmeye çalışacağım— ama aşı karşıtlığı üzerinden derdimi ifade edeyim. Anlaşılan o ki, Çavdar aşı karşıtı değil. Yani? Aşı olunması gerektiğini “biliyor”. Sizin de

Erkeğin Biri, Türkiye’de…

Adamın biri bir kadını boğazını keserek öldürdükten sonra yakmış… Neyse, içim kaldırmayacak, teferruatını zaten benim bildiğimden daha iyi biliyorsunuzdur. Bir başka erkek, “kadınlar neden kendilerine şiddet uygulayabilecek erkekleri tercih ediyorlar, araştırmaya değer” gibi bir tweet atmış. Ekşi’de biri o tweeti paylaşmış. Kendilerinin bütün kadınlar adına söz söylemeye yetkili olduğundan zerre kadar şüphesi olmayan —esasen şüphe

Çoraklığın Bu Kadarı

Dün Medyascope’da dedim ki, bugünün medyan insanı, bir sokak kedisine kıyasla olağanüstü çeşitli karar problemleri ile karşı karşıya ve onların üstesinden gelmek için olağanüstü bir hacimde bilgi işliyor. Ve fakat bu hal, son derece yeni bir hal. Bundan yüz yıl öncesinin medyan insanının hayatı, karar verme yükü açısından bakıldığında, bizimkinden çok bir sokak kedisininkini andırıyordu.

Müzakere ve Bilim

Christakis pandemiyi konu ettiği son kitabında (Apollo’s Arrow), kamuoyunda bilimin değersizleştirilmesinin ve elit karşıtlığının yaygınlaştığından şikâyet ediyor. Kamuoyu araştırmalarından derlenmiş verilerle bu tespitini destekliyor. Bunlardan söz ediyor çünkü pandeminin bu durumu kalıcı bir biçimde ve olumlu yönde değiştireceğini ümit ediyor. Bence hayal görüyor. Çünkü… Bilimi önemsizleştirdiğini, uzmanlığa saygı göstermediğini, elit karşıtlığı yaptığını tespit ettiği aynı

Vicdan Otoritesi

Geçen gün demiş oldum ki başka şeylerin yanı sıra… Termodinamik derslerine girince termodinamik öğrenmezsiniz ama müfredatta olmayan birçok şey öğrenirsiniz. Sizin bilmediğinizi bilenler var. Onlar uzman. Onlara boyun eğmelisiniz. Bilgi dediğiniz şey, işte böyle belirli noktalarda yoğunlaşır ve oralardan yayılır. Dersin müfredatında olmayan bu tür bilgileri, dersin formu vasıtasıyla öğrenirsiniz. Yani? Hani şimdi geniş yığınları

Belirsizliği N’apmalı?

Pınar Öğünç Gazete Duvar’da belirsizlik üzerine yazmaya karar vermiş. Bence iyi yapmış. Öğünç’ün meseleyi ortaya koyarken kullandığı kiplerden ve kelimelerden hissediyoruz ki, belirsizlik denen şeyden pek hoşlanmıyor. Bizim de hoşlanmadığımızı, kimsenin hoşlanmadığını varsayıyor olabilir, bilemedim. Daha çok, “bakın belirsizlikten siz de hoşlanmıyorsunuz ama belirsizlik sizin bildiğinizden de fena” der gibi geldi bana. Belirsizlik, bence de,

Tarihin Tarihi

Berktay Osmanlı’nın modern sayılıp sayılamayacağı sorusunu fırsat bilip, tarihçilerin Avrupa merkezli yaklaşımlarının tarihini eleştirmeye soyundu (bağlantı bugüne kadarki son yazıya, devamı olacak mı, bilmiyorum). İyi yaptı. Biz tarihçilerin yaklaşımının tarihi hakkında bir şeyler öğrendik ama esasen Berktay hakkında zaten biliyor olduğumu düşündüğüm şeyleri teyit etti. Şöyle olmuş anladığım kadarıyla. Avrupa bir şeyler başarmış, zenginleşmiş. O

Boyun Eğme, Eğdirme

Kendilerine solcu diyenlerin sol derken nasıl bir şeyden söz ettiklerini tarif etmeye çalışıyordum. Onların yapıp ettiklerinin benim zihnimde oluşturduğu failin bir robot resmini çıkarmaya yani. Gazete Duvar’da Mücahit Bilici’nin “Sol nedir, sağ nedir?” başlıklı bir yazısını görünce duyduğum hevesi tahmin edebilirsiniz yani. Ama o heves çok kısa sürdü. Muhayyel bir dünyanın solu ve sağı üzerine,

Nedir Bu Sol?

“Pandemi her şeyi değiştirecek” derken… En azından iki şeyi şimdiden fena halde değiştirdi. Birincisi, her bir insan tekinin içindeki filozofu açığa çıkardı. “Ay hayat benim yaşadığım değilmiş” veya “kendimi tanımıyormuşum” makamından söz ediyorum. Bir de, her solcunun içindeki solcuyu açığa çıkardı. Hanidir utangaç bir biçimde içlerinde sakladıkları ne varsa… Ben de “acaba daha önce kendisini