Fotoğraf
28 Şubat’ın netameli günlerinde, olur olmaz yerlerde Onuncu Yıl Marşı yükselirken, “e iyi de, ‘neden bir Yetmiş Beşinci Yıl Marşımız yok, şöyle göğsümüzü gere gere söyleyeceğimiz’ demek de birilerinin aklına gelecek mi, ‘neden ta Onuncu Yıl Marşına muhtaç kalıyoruz’ diye soranlarınız da olacak mı aranızda” diye soruyordum.
Öyleleri olduysa da ben müşerref olmadım.
Şimdi de soruyorum, “e Akif’in İstiklal Marşıyla başlayıp Arif Nihat’ın Duasıyla bitirmek iyi de, ‘neden hanidir dişe dokunur bir şey yazmış kimsemiz yok’ diye de soran olacak mı?”
Fotoğraf her şeyi anlatıyor, ilave yorumlara ihtiyaç yok. Dilinizde bir vakitlerin ruh durumunu yansıtan mısralar. Şimdiki ruh durumunu da yanınızdakiler teşhir ediyor. Mesela mafya bozuntusu Sedat Pekerler, kendisini tarihçi yerine saydığınız, ruh çağırarak tarih yapan fesli soytarılar filan…
Artık Sedat Peker gibi kahramanları, Mısıroğlu gibi ilim sahipleriyle ziyalandırıp, yedi düvele karşı zaferlere yelken açarsınız. Onların pek bir işe yaramayacağını siz de hissediyorsunuz ki Akiflere, Arif Nihatlara müracaat etmek gerekiyor gerçi ya…
Gazanız mübarek ola…