Etiket: Feyerabend

Bahçemiz Bile Yok

Aslı Biçen’in Duvar’daki yazısı çok şey söylemeye imkân sağlıyor. Hepsini herhalde söyleyemem ama birazı bile bir şeydir herhalde. Batı’da bir şey görmüşüz, beğenmişiz —Biçen’in yazısındaki misalimiz güzel bahçeler. İlk reaksiyonumuz, bilgisayarların dilimize soktuğu terimle default reaksiyonumuz, “bizde yoktur, olmamıştır.” İlk anda aklıma geliveren birkaç soruyu sıralayıvereyim: Default değerleri “bizde olmamıştır, yoktur” olan bir özne olarak

Taze Hikâye

İmamoğlu’na manasız taarruzlar gerçekleştirildi ve yine post-truth analizleri patladı. T24’te Emre Tansu Keten’in, Lee McIntyre’nin kitabına gönderme yaptığı yazısı, yaygın “ne günlere kaldık, ah nerede eski güzel hakikat günleri” modelinden biraz farklılık gösteriyor gibi görünüyor. Biraz… Daha önce dedim, tekrarlamak gerekiyor: Hakikat sonrası yeni bir hal değil —Osmanlı’nın Kayı kökenleri, Edebali’nin Osman’a nasihati filan gibi

Cem Karaca’dan Çıktım Yola

Lisede şair ruhlu bir arkadaşım —diyelim Hasan— bir gün, “ya Ayşe’ye bayılıyorum” dedi, durakladı, “ama…” diye ekledi: “Onun da tuvalete gittiğini düşününce…” Anladınız… Fena halde âşık olduğum oldu. Daha sonra evleneceğim kadına âşık olduğumda, onun kölesi olmayı bile bir imtiyaz olarak hissettiğim de oldu. Ama öyle hissettiğim anlarda bile “ama o da dışkılıyor” filan gibi