Thatcher mealen “her biriniz başkasının ihtiyaç duyduğu, ücretini gönül rızasıyla ödeyeceği bir şey üretmelisiniz” dediğinde, hayal âleminde yaşıyordu. Öyle bir dünya hiç olmadı. Öyle bir dünyaya yaklaşılamadı bile. Thatcher’in içinden konuştuğu liberal ideolojinin insanlara böyle küstahça meydan okuyabilmesi, esasen son derece küçük bir zümrenin bu işi başardığı halde geniş kitlelerin o üretimden hisse sahibi olabilmesi
Erkan Baş, Halk TV’de katıldığı programın bir bölümünde Liberal Demokrat gençlerin taarruzuna uğramış. Gençlerin hali içler acısı, hamlıklarını sadece yaşları ile açıklamak kabil görünmüyor. Ama onların ve temsil ettikleri düşüncenin hali, bir başka yazının konusu olsun. Şimdilik Baş’ı konuşalım. Programı izlediyseniz, Baş’ın son derece rahat, sakin, ölçülü, nüktedan, aklı başında… Yani günümüzün siyasetinde en çok
Hepten mi aptal bu Cleolar? Kendilerini istismar eden şımarık, üst-orta sınıfa mensup patronları ile değil de, Cleoları düşünen, onların iyiliğini isteyen Cuaronlar, Zizekler, Ümit Kıvançlar, benim gibiler ile neden dövüşüyorlar? Düşmanlarını, dostlarını ayırt etmekte neden bu kadar beceriksizler? Eh, bu soruları sorabilmek için, dünyanın bizim varsaydığımız biçimde bölünmüş olduğunu kabul etmek gerekir. Biz dünyanın sömürenler/sömürülenler